SEVMEKTEN KORKUYORUM
- musa yıldırım
- 14 Mar 2020
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 23 Şub 2021
Merhaba,
Günlük hayatta ve psikolojik danışma oturumlarında yaptığım gözlemlerde bazı insanların sevmek konusunda biraz endişeli olduğunu gördüm. Bu konu çok sık karşıma çıktığı için bu yazımda “İnsanlar sevmekten neden korkar?” sorusuna cevap aradım.

Diğerinin varlığından memnun olabilmek anlamına gelen sevgi, temel duygusal ihtiyaçlarımızdan biridir. Yani eksikliği durumunda bazı sorunlar ortaya çıkar. Her insan sevmeye programlı şekilde dünyaya gelir. Sevmek insanı insan yapan en temel özelliklerdendir aslında. Eminim herkes sevmek ister ve sevgi dolu sıcacık ilişkilerin hayalini kurar.
Fakat bazıları… Bazıları sevmek konusunda biraz endişeli olabilir. Sevmek, insanlara sevgi vermek, sevgi sözcükleri kullanmak ve sevdiğini davranışsal şekilde ifade etmek; bazıları için zor bazıları için gereksiz, bazıları içinse imkansız olabilir. Sevmekten korkan insanlar aslında içlerinde sevgi taşırlar; fakat bunun ortaya çıkmasından kaygı ve endişe duyarlar. İçlerinden bir ses “eğer sevdiğimi belli edersem bu aramızdaki ilişkiye zarar verebilir” şeklinde şeyler söyler. Yani aslında sevmekten korkan insanlar bir bakıma kendilerini ve ilişkilerini tehlikeye atmamak adına sevmekten korkarlar ve sevgiyi yansıtmaktan kaçınırlar. Gözlemlerime göre sevgiden korkmanın birçok sebebi var. Hadi bunları birlikte inceleyelim:
YA BIRAKIP GİDERSE, İLİŞKİM DEVAM ETMEZSE
Sevgi vermekten kaçınan insanlar ilişkilerinin bir gün biteceğinden korktukları için sevgi vermekten kaçınıyor olabilir. Eğer zaten bir gün ilişkinin biteceği ihtimali yüksekse sevgi vermenin ne anlamı olabilir ki? Daha en başından batacağı belli olan bir şirkete kim yatırım yapar? Bu ilişkinin başlaması için yapılan girişimler bile atık bir bedel olarak görülmektedir. Çünkü sevilen kişi gittiğinde, sunulmuş olan sevgi ve gösterilmiş olan emekler onunla birlikte gidecektir. Bu mantığa göre daha en başından biteceği anlaşılan bir ilişkide sert, soğuk ve mesafeli olmak bir bakıma insanın sevgisini koruma eğilimi olarak görülebilir. Herkes sıcak ve huzurlu bir ilişkinin hayalini kurar fakat böyle düşünen insanlar hayal kurmaktan bile korkabilirler. Aslında sıcak ve huzurlu bir ilişkiye çok ihtiyaçları vardır, bir başka insan tarafından kabul görmeye ve varlığından memnuniyet duyulmasına ihtiyaç duyarlar. Buna rağmen bu ihtiyacını karşılamak için doğru adımları atamazlar. Sevgiyi istemekle sevgiden kaçmak arasından bir kısır döngüde sıkışıp kalırlar.

YA KULLANILIRSAM!
Sevmekten korkan insanlardan sıklıkla duyduğum diğer bir şey ise sevdikleri insanlar tarafından kullanılma/suistimal edilme korkusudur. Bu durumdan korkan insanlara göre sevgi, sınır koymaya engeldir. Sevdiği için birlikte olduğu bir ilişkide sınır koymak sevmemek anlamına geldiği için her istediğini yapmak zorunda hissederler. Sınır koyduklarında ise ilişkiye ve karşı tarafa zarar verdikleri için suçlu hissederler. Partnerlerinin istedikleri şeyleri yaptıklarında da eğer durumdan hoşnut değillerse partnerlerine karşı öfke duyarlar. Sevdikleri insanın üstlerinden pek çok tasarruf hakkı olduğunu düşünürler. Sosyal, psikolojik, ekonomik ve cinsel.. pek çok alanda suistimal edilebileceklerini düşünürler. Örneğin partnerin kendi aile ve arkadaş ilişkilerine müdahale edeceğini, ekonomik kaynaklarını partnerle paylaşmak zorunda olduğunu, onu gereğinden fazla alttan alması gerektiğini ve sırf partner istediği için sınırlardan fazla cinsel davranışta bulunmak zorunda hissedebilir. Bu durumun bir sonucu olarak sevgiden ve sevgi dolu ilişkilerden kaçınabilir.

SEVGİYİ BECEREMEZSEM, ELİME YÜZÜME BULAŞTIRIRSAM
İnsanlar sevmekten neden korkar?sorusunun bir diğer cevabı ise şudur: sevmekten korkan bazı insanlar sevdiği bir insana nasıl davranacaklarını bilmezler.
· Ona sevgisini nasıl ifade edecek?
· Onu nasıl koruyacak?
· Ona duygularını nasıl açacak?
· İstediği ve istemediği şeyleri nasıl ifade edecek?
Belki içinde çok yoğun bir sevgi vardır; fakat bu sevgiyi davranış olarak nasıl ortaya çıkaracağını bilmez bazıları. Davranışsal olarak karşı tarafa yanlış mesajlar vermekten, mutlu ve sağlıklı bir ilişki sürdürememekten, ilişkide üstlerine düşen sorumluluğu yerine getirememekten kaygılanırlar. Bu kaygıyla baş edemediklerinde sevgiden ve sevgi dolu ilişkilerden kaçınabilirler. Aslında bu kaygıyla baş etme sürecinde iki şeye ihtiyaçları vardır:
1.Sevgiyi sağlıklı şekilde ifade etmeyi öğrenmek,
2. Sabırlı bir partner.

YA SEVGİM DEĞER GÖRMEZSE
Sevgi neydi? Sevgi emekti, sevgi iyilikti, sevgi dostluktu. Peki ya bu emekleri görmezse sevilen, onun için bir anlamı olmazsa, bazı saçmalıklardan ibaret kalırsa. Evet bazıları sevdiği için yapacağı fedakarlıkların ve vereceği emeklerin değer görmemesinden korkuyor olabilir. Sonuçta onlara göre, “Bu devirde sevgiden anlayan adam/kadın mı kaldı anacım?” çünkü sevgi derin mi derin, anlamlı mı anlamlı olağanüstü bir şey. Sevilen ise özel mi özel , eşsiz mi eşsiz muhteşem biri. Bu korkuyu yaşayanların sevgiye çok fazla (sevginin kaldıracağından daha fazla) anlam yüklediğini ve sevgiyi gereğinden fazla yücelttiğini söylersek yalan söylemiş olmayız. Aynı şekilde partnerin de kusursuz olmasına yönelik bazı fantezileri olabilir. Bu kimseler sevdiği kişilerin hata yapmasından ve kendilerini kırmasından, incitmesinden bilhassa korkarlar. Bu hataları insan olmanın bir parçası olarak görmek yerine kendilerine yapılmış bir haksızlık olarak değerlendirebilirler. Bu korkular onları sürekli “ince eleyip sık dokumak” zorunda bırakır. Sevgi temelli ilişki kuracakları insan bulmakta zorlanırlar. Çünkü insanların gerçek sevgiyi anlamadıklarını ve buna değer veremeyeceğine inanırlar.

Comments